GençVeteriner | Veteriner Hekimlik ve Evcil Hayvan Portalı
Veteriner Hekim ve Evcil Hayvan Platformu

Populasyonların Ekolojik Düzeni

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı vethekim_01

  • Aktif Üye
  • *
    • İleti: 108
    • Teşekkür: 9
    • Cinsiyet:Bay
Populasyonların ekosistemlerdeki dağılımı ve hacimlerini etkileyen çeşitli faktörler ve davranış şekilleri vardır. Bu faktörler ekosistemdeki konakçı, etken ve vektörleri etkilediği için hastalıkların yayılmasında da dolaylı rol oynarlar.

Vejetasyonal zonlar

Dünyanın belirli alanları kendine has bitki örtüsüne sahiptir bu alanların her birine vejetasyonal zon adı verilir. İklim ve özellikle sıcaklık bu zonların oluşmasında önemli role sahiptir. İklim haritaları (isoterm) bitki zonları ile karşılaştırıldığında bunların genellikle çakıştığı görülür. Vejetasyonal zonların hastalık ekolojisi bakımından önemi, konakçı, etken ve vektörlerin yaşam alanlarını belirlemesidir.

Doğanın dengesi


Bir ekosistemdeki hayvan ve bitki populasyonları stabildir. Bir populasyon büyür, belli bir hacme ulaşır ve büyüme durur. Üreme ve ölümün dengelendiği durumda populasyon stabil bir hal alır. Bu doğal dengeyi açıklamak için iki teori ileri sürülmüştür. Çevresel direnç teorisine göre populasyonların kendi içlerinde bir artış eğilimi vardır, ancak bazı çevresel faktörler bu artışa engel olur. Bugün kabul edilen bu teoriye göre populasyonların besin bulmak için belirli bir alanda giriştikleri yarış sonucu bunların ekosistemdeki yerleri ve boyutları belirlenir.

Yarış


Birden çok canlı türü bir niche yi işgal etmek için bir yarışa girebilir. Bu yarış aynı zamanda ekolojik klimaksın kurulmasına yardımcı olur. Canlıların bir ekolojik niche de var olmak için giriştikleri yarış Lotka-Voltecra eşitliği ile açıklanır. Buna göre birbiri ile yarışan iki güçlü canlının bir niche yi işgal etmesi mümkün değildir. Toplulukta belli bir konuma (niche) sahip olabilmek için yarışan iki türden biri mutlaka yenilir. Buna kompetatif ekslüzyon (yarışla dışlama) denir ve bu olay “bir tür niche” deyimi ile özetlenebilir. Örneğin; kaplumbağaların yaşadığı güney Pasifik’teki adaya denizciler keçi getirmişlerdir. Ancak her iki hayvan türünün beslendiği otlar aynı olduğu için, bu iki tür gıda için yarışa girmişler, kaplumbağalar yenilmiş ve nesilleri tükenmiştir.

Doğal koşullarda canlılar genellikle yarıştan kaçarlar ve çok geniş olan doğa imkânlarını kullanarak yerleşecekleri bir niche bulurlar. Özellikle aynı bölgeyi paylaşan simpatrik türler yarıştan kaçınmak için çeşitli stratejiler kullanırlar. Örneğin; zürafalar, antiloplar ve yaban öküzleri aynı beslenme gereksinimlerine sahip olmalarına karşın doğu Afrika’da aynı bölgeyi paylaşırlar. Bunun nedeni ortak yaşam için beslenme stratejileri seçmiş olmalarıdır; zürafalar ağaçların üst dallarındaki yaprakları antiloplar çalılıklardaki yaprakları yaban öküzleri yerdeki otları yerler. Aynı alanı paylaşan kısa ömürlü hayvanlar, özellikle böcekler, belirli mevsimlerde faaliyetlerini durdurarak yarıştan kaçarlar.

Türler yarıştan kaçmak için özelliklerini değiştirebilirler. Örneğin; bir tüpe iki tür paramesyum konduğunda, bir tür tüpün üst kısmında diğer tür tüpün alt kısmında yaşamaya adapte olur. Buna karakter değiştirme denir.
 
Bazı hastalık etkenlerinde de bu özellik vardır. Örneğin; bitlet türe spesifiktir. Tavuk, insan veya köpek bitleri diğer konakçıda yaşamazlar. Böylece bu bitler birbirleri ile yarışa girmezler. İnsan bitleri karakter değiştirerek de yarıştan kaçarlar. İnsan bitlerinin bir kısmı başta bir kısmı vücutta yaşarlar ve böylece yarışa girmek zorunda kalmazlar. Hücre içi parazitleri de ( tüm viruslar, brusella türleri, tüberküloz etkeni babezya türleri) hücre içinde bir niche işgal ederler ve hücre dışı ortamının rekabetinden kaçarlar.

Kompetatif ekslüzyon insanlar tarafından hastalıklarla mücadele amacıylada kıllanılmaktadır. Örneğin; Şiştozomiazisin arakonakçısı olan bir salyangoz türünün yaşadığı sulara, arakonakçı olmayan diğer bir salyangoz türü konulmuştur. İnsanlar tarafından sulara bırakılan salyangozun mücadele gücü, arakonakçı olan salyangozdan daha kuvvetli olduğu için ara konakçı salyangoz birkaç ay içinde ortadan kaybolmuştur.

Populasyon dağılımı

Bazı türler çevre ve iklim koşullarının olumsuz etkilerinin soylarını yok etmemesi için değişik ekosistemlerde yaşam alanları bulmaya çalışırlar. Bunun sonucu olarak, bir tür farklı bölgelere dağılmış olarak bulunabilir. Bu da hastalık konakçılarının ve vektörlerinin dağılması sonucunu doğurur.

Predasyon

Predasyon hayvanların daha alt sınıftaki hayvanları avlamasıdır. Bu, özellikle böcek gibi küçük hayvanların ekosistemdeki populasyon hacimlerinin kontrolünde önemli bir rol alır. Bazı zararlı böcekleri yok etmek için insanlar tarafından da avcı böcekler kullanılmaktadır. Büyük yırtıcı hayvanlar da populasyon hacminin kontrolünde rol oynarlarsa da bu küçük hayvanlardaki kadar önemlidir. Çünkü büyük yırtıcı hayvanlar çoğunlukla hasta ve zayıf genç hayvanları avlarlar. Bu hayvanların çoğu zaten avlanmasalar da öleceklerdir. Örneğin, Afrika’da ki Serengeti milli parkında yaklaşık 200.000 yaban öküzü vardır ve her yıl bunların 15.000 kadarı aslanlar tarafından öldürülürler. Ancak ölenlerin çoğu hasta ve zayıf olduğu için bu rakam önemsiz kabul edilir. Ancak, büyük hayvanlardaki predasyonun asıl önemi populasyon hacminin kontrolü açısından değil, infeksiyonların bulaşması açısından önemlidir. 

Yuva alanı


Bazı hayvanlar yaşamlarını yuvalarının bulunduğu belli bir alanda sınırlandırmışlardır ve bu alanın dışına çıkmazlar; bu alana o hayvanların yuva alanı denir. Bu durum hem populasyonu kontrol eder, hem de hastalıkların yayılması ile ilgili yönleri vardır. Yuva alanı içinde infeksiyonların yayılması kolaylaşırken, infeksiyonlar bu alan dışına yayılamaz. 

Egemenlik alanı

Bir hayvanın diğer işgalci hayvanlardan korumak için savaştığı yuva alanına o hayvanın egemenlik alanı denir. Bu davranış şekli populasyon hacminin kontrolünde ve infeksiyon yayılımının önlenmesinde rol oynar. Çünkü bu davranış şekli her bir hayvana sınırlı bir egemenlik alanı bırakır.

Sosyal baskınlık


Özellikle kuşlarda ve kemiricilerde populasyon hacmi büyüdüğü zaman sosyal yönden zayıf hayvanlar populasyon dışına atılır. Bu da bir populasyon kontrol mekanizmasıdır. Bazı yabani hayvanlar senenin belli zamanlarında büyük sürüler halinde bir araya toplanırlar. Hayvanların daha bol besin bulabilecekleri boş alanlar bulunmasına rağmen bir araya toplanmaları populasyonun kontrolüne yönelik bir davranış olarak açıklanmıştır (Wynne-Edwards hipotezi).Amacı ne olursa olsun bu davranış şekli infeksiyonların yayılmasında önemli rol oynar.

Epidemiyolojik interferens


Bir canlı tarafından bir ekolojik nicheye başka canlıları yerleşmemesine epidemiyolojik interferens denir. Örneğin: bir tip respiratorik adenovirus ile infekte bireyler diğer tip adenoviruslarla infekte edilemez. Burada niche (akciğer) bir virus tarafından işgal edilmiştir. Nichede bir boşluk olmadığı için başka viruslar tarafından doldurulamaz. Benzer olarak evcil hayvanlarda belli bir Trypanosoma congolense serotipi ile infeksiyon, aynı etkenin farklı serotiplerinin aynı hayvanları infekte etmesini geciktirir.
 
İnsan tarafından oluşturulan koşullar sonucu, belli bir populasyonun yerleştiği bir niche başka bir populasyon tarafından işgal edilebilir. Örneğin; ineklerin meme başı kanalı bakteriler için bir nichedir. Streptococcus agalactiae uygun koşulları bulduğunda buraya yerleşirler ve mastitis oluştururlar. Hastalığı tedavi etmek için etkili bir antibiyotik kullanıldığında streptokoklar bu nicheden uzaklaştırılır. Ancak kullanılan antibiyotiğe dirençli başka bir bakteri bu nicheye yerleşebilir.
         
İnterferens, hastalıkların oluşum zamanını da etkiler. Etken tarafından oluşturulacak epidemileri geciktirebilir. Özellikle genç bireylerde böyle bir durum söz konusu ise normalde gençlerde görülen infeksiyonun gecikmesi sonucu hastalığın yaşa bağlı özelliğinde sapmalar ortaya çıkabilir.

İnterferens doğal aktif bağışıklığı da etkileyebilir. Eğer infeksiyöz etken genç konakçıda devamlı yüksek düzeyde bulunuyorsa ve infeksiyon doğal bağışıklığı uyarıyorsa ileri yaş gruplarında hastalık insidensi azalır. Ancak, genç hayvanlarda interferens söz konusu ise, diğer etkenler doğal bağışıklık oluşumunu baskılayacakları için ileri yaşlarda ilk etkenden ileri gelen infeksiyonların insidensi artar.


vethekim_01

Linkback: http://www.gencveteriner.com/index.php?PHPSESSID=ba9926fe993ab8cc6ea7b4144c3406ac&topic=1402.0