GençVeteriner | Veteriner Hekimlik ve Evcil Hayvan Portalı
Veteriner Hekim ve Evcil Hayvan Platformu

Protozoonların Morfolojisi

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı eXcaLibuN

  • Administrator
  • Fanatik Üye
  • *
    • İleti: 4732
    • Teşekkür: 1600
    • Cinsiyet:Bay
  • Veteriner Hekimlerin Dünyası
  • Sınıf: Mezun
  • Üniversite: Yüzüncü Yıl
Protozoonlar, küçük mikroskobik canlılardır. Parazit olanlar, özellikle hücre içi
yaşayanlar çok daha küçüktür ve 1-2µ’u geçmezler. Yuvarlak, oval, mekik veya çomak
şeklinde olabilirler. Vücutları genellikle simetrik olmakla birlikte, bazı türler asimetriktir.
       Protozoonlarda vücut, protoplasmadan yapılmıştır. Protoplasmanın farklılaşmasıyla
stoplazma ve nucleus oluşmuştur. Nucleussuz ve stoplazmasız protozoon düşünülemez.
Ayrıca nucleus ve stoplazmayı saran ve dıştan protozoonu koruyan bir membran vardır. Bu
hücre membranı permeabl ,impermeabl ve semipermeabl olabilir. Protozoonlarda hücre
zarı genellikle semipermeabl'dır ve vücuda giren, çıkan maddeleri kontrol altında
bulundurur. Mikroskopta görülmeyen bu zar protozoona şeklini verir, dıştan gelen etkilere
karşı korur ve hareketine yardım eder.
Stoplazma
         Protozoonun nuleusu dışında kalan kısmına stoplazma denir. Stoplazma, kolloidal
ve süspansiyon şeklinde olup, karbonhidrat, protein, lipid, enzimler, RNA, fosfatidler,
çeşitli tuzlar ve sudan ibarettir. RNA, proteinlerin yapı taşı olan aminoasitlerden
çekirdeğin DNA'sını yapar. DNA mikrosoma denen küçük oluşumlar içinde birikir.
Mikrosomaların kromidi cisimcikleri olduğu sanılmaktadır. Mitokondriler ve RNA
proteinleri oluşturan aminoasit zincir kalıpları gibidir ve onların bireysel özelliğini
gösterir. Bu aminoasitler önce serbesttirler, sonra birbirleriyle birleşirler ve protozoonun
belirli ihtiyaçlarını karşılarlar.
         Protozoonların çoğunda stoplazma, endoplazma ve ektoplazma olarak ikiye
ayrılmıştır. Ektoplazmada daha çok hareket organelleri yer alır. Endoplazma granüler
akışkan bir yapıdan oluşmuştur. Başlıca, beslenme ve üreme gibi fonksiyonlar burada
geçer. Endoplazmada çekirdekten başka besin vokuolleri, pulsatif vokuoller, mitokondri
veya kondrium, kromidi cisimcikleri, fibrin, volitin granülleri, golgi aparatı, endoplasmik
retikulum, sentrosoma, lisosoma ve çeşitli gıda rezervleri yer almıştır.


Mitokondri (kondriom)

       Genellikle ayrılmış tanecikler veya çomakcıklar şeklinde görülür. Mitokondri
yalnızca hayvansal hücrelerde bulunur. Bitkisel hücrelerde bulunan kloroplastlar gibi,
besin maddelerinin kimyasal parçalanmasında, oksidasyon ve solunum olayı ile enerji
yapımında rol alırlar.
Golgi aparatı
       Protozoonların çoğunda kolayca görülür ve lipoprotein tabiatındadır. Protozoonun
kist formlarında kaybolur. Kendine özgü biçimiyle iyi oluşmuş bir organeldir.
Mastigophora türlerinde genellikle parabasal aygıt biçimindedir. Yani sentrosoma’dan
ayrılmış olan blepharoblasta bir iplikle bağlanmış gibi görülür. Sekresyon ve exkresyonda
görev yaptığı gibi enzim de salgılar.
Endoplasmik retikulum
        Granüllü ve granülsüz olmak üzere iki şekildedir ve her ikisi de boşluk, kanal ve
keseciklerden oluşmuştur. Granüllü olanlarda ribosomlar bulunur ve bunlar protein sentezi
yaparlar. Proteinler, vokuoller aracılığıyla golgi aygıtına taşınırlar. Granülsüz olanlarda
ise glikojen ve lipidler yapılır.
Lisosomlar
       Golgi aygıtına yakın yerlerde bulunurlar. Granül şeklindedirler. Enzimlerin
taşınmasında ve sindirim olaylarında rol alırlar.
Besin vokuolleri
        Ptozoonların çoğunun stoplazmasında değişik büyüklükte bulunurlar. Asimilasyon
ve disimilasyonda rol alırlar. Katı madderi sindirirler. Protozoonların kimyasal
özelliklerinin sınıflandırılmasında önem taşırlar.
Pulsatif vokuoller
        Protozoonlara özgü bir oluşumlardır. Bunların boşluğu sıvı ile dolunca çeperi
kasılır. Hücreyi besin artıklarından temizleyen bir çeşit boşaltım organelidirler. Ayrıca
ozmoz olayının düzenlenmesinde görev yaparlar. Çoğunlukla tatlı sularda serbest yaşayan
protozoonlarda bulunur.
Sentrozom
       Sentriol'den oluşmuştur. Bir çok kamçılı protozoonda hareketi sağlayan bir
oluşumdur. Sentriol genellikle önce iki taneciğe ayrılır. Daha sonra birbirini izleyen
bölünmelerle yeni sentrozomlar meydana gelir. Bunların flagella kökü granülü veya
blepharoblast olduğu sanılmaktadır.
Kromidi cisimcikleri
      Bunlar stoplazma içerisinde bulunan ve çekirdek boyalarına affinitesi olan
kromatin granülleridirler.

Parabasal cisim
      Çekirdek kromatini yapısında olan bu oluşum özellikle Mastigophora türlerinde
bulunmaktadır.
Blepharoblast
       Flagellumun çıktığı yerde stoplazma içine gömülmüş küçük, kompakt bir
granüldür.
Ektoplazmadaki Koruyucu ve Destekleyici Organeller
       Foraminifera'lardaki kabuğun büyük bir kısmı iskelet görevi yapar. Radiolaria'larda
ise vücudu iki kısma ayıran bir kapsül vardır. Bu kapsül de koruyucu ödev yapar.
Polimastigida'da bulunan ve vücudun önünden çıkarak arkaya doğru uzanan, axostyl de
destekleyici bir organeldir. Bu organel bazı türlerde arkada serbest bir uç bırakır. Bazı
protozoonlarda ise, sadece tutunmaya yarayan organeller bulunur. Bunlara örnek olarak,
Giardia türlerindeki vantuz verilebilir. Bazı protozoonların stoplazmasında uzunlamasına
veya helozoni seyreden ve destek organeli görevi yapan fibrillerden oluşmuş bir fibriler
sistem vardır. Bu sistem genellikle Ciliata'larda bulunur ve her cilium sırasının köken
aldığı bazal granüller de bu fibriller üzerinde yer alır.
Çekirdek (nucleus)
        Protozoonların hayati fonksiyonlarını yerine getiren önemli bir organeldir. Şekli
genellikle protozoonun şekline uyar. Yuvarlak, oval, at nalı veya başka şekilde olabilir.
Protozoonların çoğunda tek bir çekirdek bulunduğu halde, bazılarında birden fazla
çekirdek bulunabilir. Bunlar şekil ve büyüklük bakımından ya birbirine benzer yada farklı
büyüklükte olabilir. Örneğin, Diplomonadida'larda ve Giardia türlerinde birbirine
benzeyen 2 çekirdek vardır. Myxosporidia ve Opalina türlerinde birbirine benzemeyen
birçok çekirdek bulunur. Euciliata ve Suctoria türlerinde ise birbirine benzemeyen iki
çekirdek vardır. Bu iki çekirdeğe makro ve mikronukleus denir. Makronukleus,
protozoonun beslenme ve metabolizmasında, mikronukleus ise çoğalmada görev alır.
        Genel olarak bir çekirdekte, çekirdek zarı, çekirdek sıvısı, kromatin ve akromatin
bulunur. Çekirdek zarı yani karyolemma, çekirdeği stoplazmadan ayırır. Çift katlı ve çok
ince yapılı olan bu zar ortalama 100A° kalınlığında olup, üzerinde delikler (por) vardır.
        Protozoonlarda çekirdek, veziküler (kesemsi) ve massif (kompakt) olmak üzere iki
farklı yapıdadır.
        Veziküler çekirdek,Ciliata dışındaki diğer protozoonlarda görülür. İnce ve belirgin
bir nucleus zarı ile nucleoplasma, kromatin ve akromatinden oluşmuştur. Veziküler
çekirdek de iki tiptir. Birincisinde endosom merkezdedir. Trypanasoma ve paraziter
amiplerde bu tip çekirdek görülür. Bu çekirdek tipinde kromatin, çekirdek zarı ve endosom
arasında yer almıştır. İkincisinde ise kromatin, stoplazma içinde bir ağ şeklinde dağılmış
vaziyettedir. Telosporida ve Hypermastigida türlerinde bu tip çekirdek görülür.
        Massif çekirdek'de fazla miktarda kromatin, az miktarda karyoplazma vardır. Bu
nedenle kompakt (sert) tır. Ciliata türlerinde bu tip çekirdek görülür.

       Ayrıca, veziküler ve massif çekirdek arasında geçit teşkil eden ve hangi tip
çekirdek olduğu anlaşılamayan bazı çekirdek tipleri de vardır.
Çekirdek sıvısı
        Buna karyolenf, karyoplazma veya nucleoplasma da denir. Linin şebekesi içinde
diğer nuclear parçaların arasını dolduran pelte kıvamında koloidal bir maddedir.
Proteinden zengindir ve mineral madde içerir. Kromatin, linin şebekesi üzerinde granüller
halinde dağılmıştır ve kalıtımda genlerin aktarımında rol oynar. Kromatin bir türün bütün
fertlerinde aynı sayıdadır. Akromatin (plastin), çekirdek içinde solgun boyanan yada iyi
boya almayan kısımlardır.
Çekirdekçik (Nucleolus)
        Çoğunlukla yuvarlak yapıda akromatik bir oluşumdur. Bir yada daha çok sayıda
olabilir. Protozoon metabolizmasında rol aldığı sanılmaktadır. Çünkü protozoonların
gelişme devrelerinde büyük olduğu halde, olgunlarında küçülmekte yada kaybolmaktadır.
HAREKET ORGANELLERİ
         Ektoplazmadan köken alan hareket organelleri vücudun dışında bulunur ve değişik
yapıdadırlar.
         1- Pseudopoda (yalancı ayaklar): Sarcodina türlerinde görülür. Bu protozoonların
hücre zarı ince ve esnek olduğundan ektoplazma, bu zarı iterek vücut dışına doğru
çıkıntılar yapar. Protozoon bu kollarla hareket eder ve gıdasını alır. Pseudopoda'lar 4
farklı şekil gösterir.
- Lobopodium: Ektoplazma dil veya parmak şeklinde uzantı verir, çok hızlı şekillenir
    ve aynı hızla geri çekilir. Entamoeba türlerinde görülür.
- Phlopodium: Ektoplazmadan çıkan hyalin manzarasında ve iplik biçiminde
    uzantılardır. Bu uzantılar birbirleriyle anastomoz yapmazlar. Testacida türlerinde
    görülür.
- Rhizopodium: Birbirleriyle anastomoz yapan dallı iplik şeklindeki uzantılardır.
    Foraminifera türlerinde görülür.
- Axopodium: Diğer yalancı ayaklara benzemez, ince yapılı ve kalıcı organellerdir.
    Dallanma ve anastomoz yapmayan bu pseudopoda tipi Heliozoa ve Radiolaria
    türlerinde görülür.
         2- Flagellum (kamçı): Mastigophora türlerinde bulunur. Ayrıca Sarcodina ve
Telosporida türlerinin bazılarının gelişme dönemlerinde, özellikle mikrogametlerinde
görülür. Bu hareket organeli iplik veya kuyruk tarzında, sabit bir ektoplazma parçasıdır.
Stoplazmada bazal bir granül olan blepharoblast'tan çıkar. Flagellum türlere göre değişik
sayıda 1-8 kadar olabilir. Bazen bleforablasttan çıkan bir kamçı vücudun önüne veya
arkasına yönelirken, vücuda değen kısımları ve kendisi arasında bir dalgalı zar meydana
getirir. Sonra vücudu terk ederek serbest kalır. Bazı türlerde sadece dalgalı zar yapan
kamçı, bazılarında ise hem dalgalı zar hem de serbest kamçı bulunur. Bazı türlerde ise
bütün kamçılar serbest haldedir. Örneğin, Trypanasoma türlerinde tek bir dalgalı zar yapan

kamçı, Trichomonas türlerinde bir dalgalı zar ve 3-4 adet serbest kamçı, Giardia türlerinde
ise 8 adet serbest kamçı bulunur.
        3- Cilia (cilium): Ciliata türlerinde görülür. Bu hareket organelleri vücudun bütün
yüzeyinde veya değişik bölgelerinde yoğunlaşmış olarak bulunur. Stostom çevresindekiler
daha uzun ve yoğundur. Ciliumlar yapı itibariyle flagellumlara benzer. Fakat onlardan
daha kısa ve hareketleri sınırlıdır. Her cilium flagellum gibi, bazal bir granülden çıkar.
Suctoria türlerinin genç şekillerinde görülen ve tentacule denen ciliumlar , bu protozoon
olgunlaşınca şekil değiştirirler.

Linkback: http://www.gencveteriner.com/index.php?PHPSESSID=9d551012e566b256811d063cc40ab28b&topic=1722.0
Beşeri hekimlik insan içinse Veteriner Hekimlik insanlık içindir.
Denilebilir ki insan hekimliği veteriner' in yanında okyanusa karşı iç deniz gibidir... 'İsmet İnönü - 1943'
Bilgi, paylaşıldıkça çoğalır.
Kör bir kurşun kalem dahi, keskin bir hafızadan daha iyidir.

https://vetrehberi.com