GençVeteriner | Veteriner Hekimlik ve Evcil Hayvan Portalı
Veteriner Hekim ve Evcil Hayvan Platformu

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı eXcaLibuN

  • Administrator
  • Fanatik Üye
  • *
    • İleti: 4732
    • Teşekkür: 1600
    • Cinsiyet:Bay
  • Veteriner Hekimlerin Dünyası
  • Sınıf: Mezun
  • Üniversite: Yüzüncü Yıl
Kalitim bilimi (genetik) basitce, ana ve babanin özelliklerinin yavrulara nasil aktarildigini arastiran bilim dalidir diye tanimlanir. Bu konunun iyi bilinmesi yanit aradigimiz bazi sorularin aciklanmasini saglayacaktir. Kalitim konusunda bilinenler henüz sinirlidir. Yinede, özellikle son yüzyilda bu konuda dev adimlar atilmistir.
Canlilarla ugrasan bütün dallarda oldugu güvercin yetistiriciligi için de kalitim ve islahi çok önemli bir konudur. Zira istenen özellikte kuslar elde etmek için kalitim kurallarini bilmek gerekir. Genellikle kuscularimiz arasinda özelliklerin ana ve babadan yavrulara rastgele aktarildigi fikri yaygindir. Bir yavrunun yedi göbek uzakliktaki dede veya ninesine benzeyebilecegi söylentisi bunun kanitidir. Halbuki her bir özelligin ana ve babadan yavruya geçme yolu farklilik gösterir. Öyleki, biz bu konulari iyi kavrarsak bazi özellikler için yavrularin gösterecegi karakterleri tahmin edebiliriz. Konularin daha iyi anlasilabilmesi için öncelikle tüm canlilar için geçerli olan kalitim kurallarina kisaca göz atilmasinda ve bazi terimlerin aciklanmasinda yarar vardir.
Bütün canlilarin vücutlari bilindigi gibi ancak mikroskopla görülebilen hücrelerden meydana gelmistir. Bu hücrelerin her birinde, çekirdek adi verilen yapilarin içerisinde o canlinin plani bulunur. Her bir özelligi belirleyen ve kromozom adi verilen iplikcikler üzerinde bulunan bölümlere gen denir. Yani genler bir araya gelip kromozomlari olusturur. Kromozomlar hücre çekirdeginde çiftler halinde bulunurlar. Bunlarin biri babadan, digeri ise anadan gelir. Genlerin kromozom üzerinde bulundugu yere lokus adi verilir. Her canli türünün kromozom sayisi farklidir. Örnegin insanlarda 23 çift, sigirda 30 çift, köpekte 39 çift, arida 16 çift ve güvercinde 21 çift kromozom bulunur.

DOMINANT (BASKIN), RESSESIV (ÇEKINIK)
Avusturyali bir papaz olan Mendel, geçen yüzyilda bezelyeler üzerinde bazi çalismalar yapmistir. Arastirdigi konularin degeri ölümünden sonra anlasilmis ve klasik genetigin babasi olarak anilmaya baslanmstir.
Mendel, düz ve burusuk tohum yapilarina sahip iki bezelye varyetesini melezleyerek bunlardan meydana gelen yeni bitkilerin tohumlarinin düz oldugunu görmüstür. Halbuki bundan önce bu tür çaprazlamalardan her iki özelligin karisimi özellikler tasiyan canlilar elde edilecegine inaniliyordu.
Burada görüldügü gibi ayni özelligin farkli olarak ortaya çikmasini saglayan genlere birbirinin alleli (esgeni) denir. Mendelin yaptigi deneyde görüldügü gibi düz tohumluluk geni burusuk tohumluluk geninin etkisini göstermesini engellemistir. Bunun gibi herhangi bir özelligi etkileyen genin, o özelligi farkli yönde etkileyen allelinin etkisini göstermesini engelliyorsa, bu gen alleli üzerine dominanttir (baskindir). Diger gen ise (bezelyelerde burusuk tohumluluga yolaçan gen) resesivdir (çekinik). Buna güvercinlerden örnek vermek gerekirse tepesizlik özelligi tepelilige göre dominanttir. Yani bir güvercin anasindan tepesizlik genini, babasindan ise tepelilik genini alirsa kendisi tepesiz olur.
Bir genin birden fazla alleli olabilir. Ayni gen bu allellerinden bazilarina göre dominantken digerlerine göre resesiv özellik gösterebilir.
Genler genelde harflerle sembolize edilirler. Ancak bütün özelliklerin yabani formlarda görülen biçimini determine eden genler (+) ile gösterilirler.

INTERMEDIYER KALITIM
Mendelden sonra bazi arastirmacilar bazi özelliklerin bu kurallara uymadigini belirlediler. Bu arastirmacilar yaptiklari çalismalarda, ana ve babada farkli olan bir özelligin yavrularda her ikisinin de çikmadigini saptamislardir. Bu sekilde yavrular bir özellik bakimindan ebeveynlerin her ikisine de benzemiyor, ana ve babanin özelliklerinin karisimi bir durum gösteriyorlarsa buna intermediyer kalitim adi verilir. Bu kalitim seklinde bir özelligi farkli yönde etkileyen allel genlerin etkisi esittir.
Bu tür bir kalitima Ispanyol kökenli Andaluz irki tavugun renk kalitiminda görmek mümkündür. Bu tavuklarda beyaz ve siyah tüy rengine sahip ebeveynlerden mavi tüy rengine sahip yavrular elde edilir. Yine güvercinlerden örnek verilmek istenirse, paçali ve paçasiz ana babadan tozluk yada yarim paça olarak adlandirilan ve parmaklari tüysüz, ayagin diger yerleri tüylü yavrular elde edilir. Ayni sekilde kafa ve kuyrugu renkli (siyah, mavi veya kirmizi olabilir) diger yanlari beyaz olan kelebek irki güvercinlerde de renk kalitimi intermediyerdir. Zira ebeveynlerden  biri siyah digeri beyaz olan kuslarin yavrulari kafa-kuyruk tabir edilen renkte olurlar. Kafasi ve kuyrugu renkli kuslar birbirileriyle çiftlestirilirlerse yavrular 1/4 ihtimalle siyah, 1/4 ihtimalle beyaz ve 2/4 ihtimalle kafa-kuyruk renkli yavrular elde edilir.

HOMOZIGOT ve HETEROZIGOT
Mendelin düz ve burusuk tohumlu bezelyeleri çaprazlayarak yalnizca düz tohumlu bezelyeler elde ettigini daha önce anlatilmisti. Daha sonra bu yavru dölleri birbirleriyle çaprazladi. Bunlardan elde ettigi bezelyelerden ise 4te birinin burusuk tohumlu oldugunu gördü. Buradan ilk ebeveynlerde (düz ve burusuk tohumlu bezelyeler) görülen özelliklerin ikinci generasyonda ortaya çikabilecegini ortaya koydu.
Yukarida anlatildigi gibi bir canlida herhangi bir özelligi belirleyen genin alleli ile birlikte bulunmasi, o canlinin ele alinan özellik bakimindan heterozigot oldugunu gösterir. Bunun tersine yine bir özelligi belirleyen bir çift genin o özelligi ayni yönde etkileyen genler olmasi durumu ise homozigot olarak tanimlanir. Yani eger bir özellik için ana ve babadan ayni yönde etkili genler gelirse, o yavru o özellik bakimindan homozigottur denir. Aksi takdirde, yani anadan ve babadan bir özelligi farkli yönlerde etkileyen genler gelirse, o yavru o özellik bakimindan heterozigottur.
Güvercinlerde tepesizlik tepelilige dominanttir (baskin). Buna göre tepeli bir kus ile tepesiz bir kustan olma yavrular tepesiz olurlar ancak tepelilik özelligini de tasirlar. Yani bu yavrular tepe özelligi bakimindan heterozigotturlar. Bu yavrularin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu yavrular 1/4 ihtimalle tepeli olur. Bu anlatilanlara dayanilarak herhangi bir özellik bakimindan homozigot olan ebeveynlerden, o özellik bakimindan farkli yavrular alinamaz. Yani tepesizlik özelligi bakimindan homozigot olan kuslardan tepeli yavru alinamaz.
Tepeli bir güvercin (cr cr ile gösterilir) ile tepesiz (+ + ile gösterilir) bir güvercinin çiftlestirilmesi sonucu tüm yavrular tepesiz olurlar ancak tepelilik genini tasirlar (cr +).
Tepeli bir güvercin ile tepesiz bir güvercinden olma yavrularin aralarinda çiftlestirilmesi sonucu  yavrular % 25 ihtimalle tepeli.

Bir canlinin herhangi bir dominant özelligi bakimindan homozigot mu yoksa heterozigot mu oldugu dis görünüsünden genellikle belli olmaz. Bunun aksine ressesiv bir gen dominant alleli ile birlikte bulunamiyacagina göre (aksi takdirde dominant genin öngördügü özellik dis yapida görülürdü), bu genin determine ettigi özellik bakimindan bu canli homozigot demektir. Buna dayanarak bütün tepeli güvercinler bu özellik bakimindan homozigottur diyebiliriz.
Herhangi bir canlida dominant bir özelligin homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi bulundugunu anlamak için ressesiv özellik tasiyan bir birey ile çiftlestirilir. Eger bu çiftlestirmeden elde edilen yavrularin hepsi dominant özelligi gösteriyorsa, dominant özelligi tasiyan ebeveynin o özellik bakimindan homozigot oldugunu anlariz. Eger ayni zamanda ressesiv özelligi gösteren yavrular da alinirsa o zaman arastirdigimiz dominant özelligin o canlida heterozigot durumda oldugunu, yani bu canlinin ressesiv özelligi de gizli olarak tasidigini anlariz.

CINSIYETE BAGLI KALITIM
Memeli hayvanlarin aksine kuslarda, erkekte ZZ ile gösterilen bir çift cinsiyet kromozomu, disilerde ise ZW ile gösterilen, yapisal olarak birbirinden farkli bir çift cinsiyet kromozomu bulunur. Disilerde tek bir Z kromozomu oldugu için, Z kromozomu üzerinde bulunan genlerin çiftleri bulunmaz. Bu kromozomlar üzerinde bulunan genlerin determine ettigi özelliklere cinsiyete bagli özellikler (karakterler) adi verilir. Buna göre kuslarda yavrularin erkek  veya disi olmalari analarindan Z veya W kromozomunu almalarina baglidir.
Güvercinlerde buna örnek, daha ileriki konularda görecegimiz renk açma geni verilebilir. Bu gen cinsiyet kromozomlari üzerinde bulunur. Bu geni tasiyan güvercinin rengi açiktir. Sari rengi buna iyi bir örnektir. Kirmizi tüy rengi genini tasiyan bir güvercin eger renk açma genini de homozigot halde tasiyorsa rengi sari olur (diger birçok renkte de ayni durum izlenebilir). Sari renkli güvercinlerin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu yalnizca sari renkli yavrular elde edilir. Ancak sekilde de görüldügü gibi sari bir erkek (Zd Zd) ile kirmizi bir disiden (Z+W) olan yavrularin erkekleri kirmizi (Z+Zd), disileri ise saridir(ZdW).
Sekilde de görülebilecegi gibi erkek yavrular cinsiyet kromozomlarindan birini babalarindan, digerini analarindan alirlar. Babalarindan aldiklari cinsiyet kromozomunun üzerinde renk açma geni (d) vardir, analarindan aldiklari kromozom üzerinde ise renk açma geni (+) bulunmaz. Renk açma geninin bulunmamasi durumu baskin oldugu için erkek yavrular kirmizi olurlar. Buna karsilik disi yavrular Z kromozommunu yalnizca babalarindan alabilirler. Z kromozomuyla birlikte renk açma genini de alacaklarindan ve bunun karsiligi olmadigindan, renk açma geni etkisini göstererek kusun sari renkte olmasina yol açar.

KALITATIF ÖZELLIKLER
Çevre kosullarinin etkisinin hiç olmadigi yada çok az oldugu, yani ortaya çikislari genetik yapiya bagli olan özellikler kalitatif özellikler olarak adlandirilirlar. Renk, tepe, paça gibi özellikler kalitatif özelliklerdir.

GÜVERCINLERDE TÜY RENGININ KALITIMI
Birçok güvercin yetistiricisi için sahip oldugu güvercinlerin rengi çok önemlidir. Farkli irklarda yapilan güzellik yarismalarinda ilk göze çarpan özelliklerden birisi güvercinin rengidir. Tüy renginin tonu, birden fazla renkli kuslarda bu renklerin dagilimi ve çakmak (pul, tekir), çubuk (serit, kolon) gibi isaretler güvercinin degerini belirleyen faktörlerdir.
Sari bir erkek ile kirmizi bir disiden alinabilecek yavrularin dagilimi (renk açma geni d ile, alleli ise + ile gösterilmektedir).

TEMEL RENKLER
Bir güvercinin rengi sahip oldugu su genlere göre belirlenir:
a) Temel renk geninin ne oldugu,
b) Tasidigi isaret geni,
c) Bunlarin disinda renge etkili olan genler.
Temel renklerden, digerleri üzerinde baskin olani posta güvercini kirmizisi olarak da isimlendirilir. Isaret bulunan kuslarda (çakmak yada serit), bu isaretlerin kirmizi, diger kisimlarin gri olmasina yolaçar. Ileride görecegimiz renk yayma geni ile birlikte bulunmasi halinde güvercinin kuyruk ve el kanat teleklerinin rengi gri, diger yerleri koyu bir kirmizi olur. Kirmizi seritli kuslar birçok yörede "sekeri" adiyla anilirlar. Bundan sonra bu renkten, diger kirmizi ile karismamasi bakimindan, baskin kirmizi (BA ile sembolize edilir) olarak bahsedilecektir.
Ikinci temel rengimiz ise siyahtir (+ ile sembolize edilir). Siyah, güvercinlerde en fazla karsilasilan temel renktir. Mavi, çakmakli, miske, sabuni, küllü, siyah galaça, siyah baska vb. güvercinlerin hepsi siyah temel rengini tasirlar.
Üçüncü ve digerlerinin her ikisine göre çekinik olan temel renk ise kahverengidir (b ile sembolize edilir). Birçok yerde bu renk çikolata olarak bilinir. Bu renge güvercinlerde nadiren rastlanir.
Temel renkler cinsiyete bagli bir kalitim yolu izlerler.

ISARETLER
Isaret sözcügü ile mavi, sabuni ve baskin kirmizi renkli kuslarin kanat üzerinde bulunan ve kuscular arasinda serit, çubuk, kolon olarak isimlendirilen koyu renkli çizgiler ile çakmakli ve miske kuslarda yine kanat üzerinde bulunan pul seklindeki koyu renkli tüyler anlasilmaktadir. Bu iki isaret geninden pullar serite baskindir. Her iki isarete göre ressesiv olan allelleri ise isaretsizlik genidir.
Pullarin yogunlugu da farkli isaret olarak algilanir. Öyleki, bu pullarin çok sik ve renklerinin çok koyu olmasi durumunda kus siyah olarak algilanabilir. Bunlar gerçek siyah kuslardan ancak kuyrugunun, özellikle yan teleklerinde maviligin bulunmasi ile ayirt edilirler.
Yukarida belirtildigi gibi yogun pul (yogun çakmakli, yogun tekir; CT ile sembolize edilir) isareti digerlerine göre dominanttir. Bu isareti tasiyan kuslar hemen hemen siyah olurlar, Kanat ve telek tüyleri biraz daha açik renktedir. Bundan sonra normal pul (çakmakli, tekir; C ile sembolize edilir) isareti, daha sonra serit (+ ile sembolize edilir) ve bunlarin hepsine göre ressesiv olan allel, isaretlerin bulunmamasi durumudur (c ile sembolize edilir).
Bu lokusta bulunan isaret genleri dölden döle geçerken cinsiyete bagli olmayan bir yol izlerler.

RENK YAYMA GENI
Dominant olan renk yayma geni S harfiyle sembolize edilir. Isaret genlerinden farkli bir lokusta olmasina ragmen bu genin varligi isaretlerin etkisinin örtülmesini saglar. Bir kus renk yayma genini yalnizca anasindan veya babasindan dahi almis olsa, yani bu gen yeri bakimindan heterozigot halde bulunmasi durumunda bile isaret ne olursa olsun (çakmak, serit gibi) eger temel renk siyahsa güvercin siyah olur; temel renk baskin kirmizi ise kus kuyruk ve el kanat telekleri hariç kirmizi olur. Bu sekilde, bir özelligin allel olmayan genlerce etkilenmesi yada allel olmayan genlerin birbirlerini etkilemesi genetikte epistasi olarak isimlendirilir.
Ebeveynlerin yalnizca birisinden renk yayma genini almis, yani bu gen bakimindan heterozigot durumda olan bir kusun isaretleri belli belirsiz görülebilir. Birçok kusun rengindeki matlik buradan kaynaklanmaktadir.

TEMEL RENK, ISARET VE RENK YAYMA GENI ÜZERINE ÖRNEKLER
Soru: Çakmakli (tekir) disi bir güvercin hangi temel rengi, ne durumda tasir?
Yanit: Temel renk cinsiyete bagli bir kalitim yolu izledigi için babasindan aldigi bir tek siyah genini (Z+W) tasir. Ancak bunun karsiligi olmadigi için, yani anasindan Z kromozomunu almadigindan dolayi bu gen bakimindan homozigottur.
Soru: Ayni kusun isaret geni nedir?
Yanit: Bu kus ebeveynlerinden birinden pul isaretini (C) almistir. Ancak diger ebeveyninden ne aldigi, kusun dis görünüsünden (fenotip) anlasilamaz. Diger gen serit (+) veya isaretsizlik (c) olabilir. Ülkemizde yetistirilen güvercin irklari içerisinde isaretsiz kuslara pek rastlanmamaktadir.
Soru: Bu hayvan renk yayma geni bakimindan ne durumdadir?
Yanit: Çakmakli olduguna göre, yani renginde pul isareti belli oldugu için bu kus renk yayma genini tasimaz (+ +).
Soru: Siyah erkek bir güvercin hangi temel rengi, ne durumda tasir?
Yanit: Siyah oldugu için mutlak surette ebeveynlerinin birisinden siyah temel renk genini almistir. Digerinden ise siyah genini de almis olabilir, kahverengi genini de almis olabilir. Yani bu gen bakimindan homozigot mu yoksa heterozigot mu oldugu anlasilamaz.
Soru: Kusun isaret geni nedir?
Yanit:  Kus düz siyah renkli oldugu için hangi isaret genini tasidigini bilemeyiz. Isaret genleri bakimindan bütün olasiliklar geçerlidir.
Soru: Renk yayma geni bakimindan bu güvercin ne durumdadir?
Yanit: Kusun renginin düz siyah olmasindan, bu kusta renk yayma geninin varligini anlariz. Ancak renk yayma geninin dominant bir gen olmasi nedeniyle homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi oldugu anlasilmaz.
Buraya kadar anlatilanlara dayanilarak analari ve babalari bilinmeyen mavi erkek bir güvercin ile baskin kirmizi (kanat ve kuyruk telekleri gri) disi bir güvercinin çiftlesmesinden meydana gelecek yavrularin olasi renklerini tahmin etmeye çalisalim:
Mavi erkek, temel renk olarak en azindan birinden siyah renk genini almistir. Tabiki, her iki ebeveynden de siyah renk genlerini almis olabilir. Bu erkek temel renk olarak yavrularina ya siyah rengini geçirecektir veya eger diger gen kahverengiyse bu rengi aktaracaktir (siyah temel rengi kahverengi temel rengine göre baskin oldugu için bu erkek kus siyah temel rengi ile birlikte yalnizca kahverengi temel rengini tasiyabilir). Temel renkler cinsiyete bagli bir kalitim yolu izledigi için baskin kirmizi disi kus yalnizca babasindan aldigi baskin kirmizi renk genini tasir. Zira anasindan cinsiyet kromozomu almaz. Bir kusun erkek olmasi için hem anasindan hemde babasindan cinsiyet kromozomunu almasi gerekir. O halde baskin kirmizi disi kus erkek yavrularina baskin kirmizi renk genini geçirir. Bu renk geni diger temel renklerin ortaya çikisini engelledigi için erkekler baskin kirmizi olur. Disi yavrular babalarindan ya siyah temel renk genini yada diger bilinmeyen temel renk genini alacaklardir.
Mavi erkegin isaret özelligini belirleyen genlerden birisi serittir. Digeri ya serit genidir yada isaretsizlik genidir. Bu nedenle yavrularina ya serit genini yada eger digeri isaretsizlik geni ise bunu geçirecektir. Disi kusun ise düz baskin kirmizi olmasi nedeniyle isaretleri bilinmez. Bu nedenle yavrularina hangi isareti aktaracagi da bilinimez. Bu nedenle yavrularin isaret bakimindan yarisinin ne olacagi bilinemezken diger yarisi  seritli olacaktir.

Mavi erkek bir güvercin ile baskin kirmizi disi bir güvercinin renk genlerinin sembollerle gösterimi.
EG: Erkek Güvercin DG: Disi Güvercin EY: Erkek Yavru

DY: Disi Yavru TRG: Temel Renk Geni

IG: Isaret Geni RYG: Renk Yayma Geni
B: Baskin Kirmizi Geni S: Renk Yayma Geni
+: Yabani Formu ?: Bilinmiyor anlaminda

Erkek kusta renk yayma geni bulunmaz. Zira eger bir tane dahi bulunsaydi bu kusun rengi siyah olmaliydi. Disi kus ise düz baskin kirmizi renkte oldugu için en azindan bir tane renk yayma geni tasimaktadir. Yavrularina ise ya renk yayma genini geçirebilir yada, eger diger gen renk yayma geninin yabanisi ise bunu geçirebilir.
Bu anlatilanlara dayanilarak ve yukaridaki tablonun incelenmesinden de anlasilacagi gibi erkek yavrularin, baskin kirmizi seritli (sekeri) veya düz baskin kirmizi, disi yavrularin ise mavi, kahverengi seritli, düz kahverengi veya siyah olabileceklerini tahmin edebiliriz.

ÇEKINIK (RESSESIV) KIRMIZI
Taklaci güvercin irklarinda digerlerine nazaran daha sik rastlanan bu renk baskin kirmizidan bütün vücudunun kirmizi olmasi ile ayrilir. e harfi ile sembolize edilen bu gen homozigot halde bulundugu zaman diger renk ve renkle ilgili hemen hemen tüm genleri örter. Yani temel rengi, isareti, renk yayma geni ne olursa olsun e e genlerini tasiyan güvercin kirmizi olur. Ayni zamanda bu genleri tasiyan güvercinin gaga ve göz renkleri beyaz olur.
Çekinik kirmizinin kalitimina tablo 5de bir örnek verilmistir.
Kirmizi bir güvercin (e e) ile kirmizilik geni tasimadigi kesin olarak bilinen herhangi farkli renkli bir güvercinin (+ +) yavrularinin tamami kirmizi disinda bir renkte olurlar.
Eger bu yavrular aralarinda çiftlestirilirlerse elde edilecek yavrular 1/4 ihtimalle kirmizi 3/4 ihtimalle diger renkten olurlar.
Bu renkteki kuslarin birçogunda temel rengin siyah oldugu bilinmektedir. Ancak bu durum sart degildir. Yani kirmizi renkli bir güvercinin hangi temel renk genini, hangi isareti vb. genleri tasidigi bilinemez. Ancak kirmizi renkli yavrular elde etmek için mutlaka ana ve babasinda kirmizi renk geni bulunmasi gerekir. Yani tek bir kirmizi renk geni diger renklerin etkisini örtmez.

RENK (TONUNU) AÇMA GENI
Bu gen ile birlikte çekinik kirmizi genlerini tasiyan kuslar sari olurlar. Ayni sekilde mavi kuslar sabuni, çakmakli kuslar miske, siyah kuslar ise zeytini rengini alirlar.
Bu gen cinsiyete bagli ressesiv bir kalitim yolu izler. Bu geni tasiyan yavrular yumurtadan çikar çikmaz taninabilirler. Zira bunlarin hav tüyleri çok seyrektir.
Bu gen ile ilgili bir örnek verelim. Zeytini bir güvercinin rengini belirleyen genler sunlardir:
1. Temel renk siyah (erkekse + + veya +b, disiyse +--)
2. Isaret geni için bütün kombinasyonlari tasiyabilir(CTCT, CTC,CT+, CTc, CC, C+, Cc, ++, +c, cc).
3. Renk yayma genini homozigot veya heterozigot halde tasir (SS, S+).
4. Çekinik kirmizi geni ya hiç bulunmaz yada heterozigot halde bulunabilir (++, e+).
5. Renk açma geni homozigot durumda bulunur (erkekse dd, disiyse d--).

BEYAZ
Güvercinlerde beyaz rengin ortaya çikmasinda birçok farkli gen kombinasyonu rol oynar. Bu nedenle beyaz rengin kalitimi hakkinda bilinenler henüz pek yeterli degildir. Yine ayni sebepten beyaz bir güvercin ile farkli renkte bir güvercinin çiftlestirilmesinden ne renk yavrularin alinabilecegini tahmin etmek çok zordur. Bu durum özellikle göz rengi de beyaz olan kuslar için daha fazla geçerlidir.
Ancak bunlardan farkli olarak ressesiv bir kalitim yolu izleyen ve siyah göz ile birlikte ortaya çikan beyaz rengin (zwh) diger beyaz renklerle bir iliskisi yoktur.

ALACALIK
Beyaz güvercinlerin yaninda farkli renklerde alaca renkli güvercinlerede rastlanmaktadir. Bu güvercinlerin üzerinde bulunan beyaz renk disindaki renkler ayni daha önce anlatilan düz renkli kuslardaki gibi dölden döle geçer. Ancak beyazlik hemen hemen herzaman bulunur.
Renkli kafa, kanatlar ve kuyruk ve beyaz gögüs aynen siyah gözlü beyazlarda oldugu gibi çekinik (ressesiv) bir kalitim yolu izler.
Kelebek irki güvercinlerde görülen renkli kafa ve kuyruk (kara kuyruk, kara bas, altinbas), intermediyer bir kalitim yolu izlemektedir. Zira bu kuslarda siyah ve beyaz renkli ana babadan, kafa, kuyruk renkli yavrular elde edilmektedir. Ancak beyaz renkli kuslarin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu yalnizca beyaz yavrular, siyahlardan ise yalnizca siyah yavrular alinabilir. Fakat kafa ve kuyrugu renkli kuslarin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu beyaz, siyah ve kafa, kuyrugu renkli yavrular elde edilebilir.
Bunlarin disinda da farkli alaca renkli kuslar bulunmaktadir. Bunlarin kalitimi konusunun oldukca karmasik bir yol izledigi tahmin edilmektedir.

DIGER ÖZELLIKLERIN KALITIMI

GAGA
Her ne kadar gaga uzunlugunun kalitim yolu tam anlamiyla açiklanmamis olsa da bazi çalismalar ve gözlemler gaga uzunlugunun birden fazla gene bagli oldugunu göstermektedir. Bunun gibi tek basina etkileri küçük ancak bir araya geldiklerinde belli bir özelligi determine eden genlere eklemeli genler, bu kalitim biçimine ise çok genli kalitim adi verilir.
Buna göre kisa gagali bir güvercin ile uzun gagali bir güvercinin yavrularinin gagalari orta uzunlukta olur. Bu yavrularin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu ise farkli uzunlukta gagaya sahip yavrular elde edilir.
Gaga uzunlugunu 6 çift genin etkiledigini varsayalim. Kisa gagali kusu aabbcc ile sembolize edelim ve bunun gaga uzunlugunu 5 mm oldugunu düsünelim. Uzun gagali kuslari ise AABBCC ile sembolize edelim ve uzunlugunun 17 mm oldugunu varsayalim. Bunlarin çiftlestirilmelerinden AaBbCc genetik yapisinda yavrular elde edilir ve gaga uzunluklari 11 mm olur. Buradan her baskin genin (A, B, C) gaga uzunluguna 2 mm etkide bulundugunu görebiliriz. Bu yavrularin çiftlestirilmelerinden ise alinacak yavrularin gagalarinin uzunluklari asagidaki tablodan da görülebilecegi gibi 1/64ü 17 mm, 6/64ü 15 mm, 15/64ü 13 mm, 20/64ü 11, 14/64ü 9 mm, 7/64ü 7 mm ve 1/64ü de 5 mm olur.

TÜY SEKILLERI
Kuyruk sekli ve kuyruk telek sayisinin da gaga uzunlugunda oldugu gibi kalitimi tam olarak açikliga kavusturulamamistir. Tavus irki güvercinlerle normal kuyruklu güvercinlerin çiftlestirildigi bazi arastirmalarda elde edilen melez (F1) yavrularin kuyruk telek sayilarinin ebeveynlerin telek sayilarinin ortalamasi oldugu, yani intermediyer bir kalitim yolu izledigi bildirilmektedir.

Üç farkli yerde bulunan 6 genin etkili oldugu bir özellikte, bu üç lokusta da heterozigot genotipte bulunan iki bireyin çiftlesmesinden meydana gelecek genotipler (ayni sayi ile belirtilen genotiplerin etkisi esittir).
Paçanin intermediyer bir kalitim yolu izledigini biliyoruz. Ancak paça sekil ve büyüklüklerinin farkli bir kalitim yolu izlemektedir. Paça büyüklügü üzerinde iki genin etkili oldugu ve bunlarin tek basina bir kusta bulunmasi normal bir paçaya, her ikisinin de bulunmasi halinde ise büyük paça meydana gelmektedir.
Tepe özelligi çekinik bir kalitim yolu izlemektedir.

DIGER BAZI ÖZELLIKLER
Güvercinlerde takla atmanin genetik mekanizmasi üzerine yapilan arastirmalar bunun cinsiyete bagli olmayan ve çekinik (ressesiv) bir gen tarafindan meydana getirildigi tezini desteklemektedir. Ancak taklaci güvercin irklarinda (Mardin, Tekirdag Yerli Taklacisi, Izmir Taklacisi vb.) görülen takla çesitliligine, takla atmayi determine eden genin yaninda farkli lokuslarda yer alan baska genlerin de etkili oldugu görülmektedir.
Kanatlarin kuyruk üzerinde toplanmasi ve kuyruküstünün (kuyrugun üzerinde yer alan yag bezesi) bulunmasi özellikleri cinsiyete bagli olmayan baskin bir kalitim yolu izlerler. Bunlarin tersi, yani kanatlarin düsürülmesi ve kuyruküstünün bulunmamasi çekinik bir kalitim yolu izlemektedir.

KANTITATIF ÖZELLIKLER
Kantitatif özellik dendiginde ölçülebilen, görünümü yani fenotipi yalnizca genlere bagli olmayan, ortaya çikisi çevre kosullari tarafindan etkilenen özellikler anlasilmaktadir. Bu özelliklere güvercinlerden örnek vermek gerekirse, boylari, agirliklari, takla yogunluklari, uçuculuk özellikleri, yavrularinin yeme düsme süresi gibi birçok özellik sayilabilir.
Kantitatif özellikler genellikle birden fazla gen tarafindan determine edilirler. Bu nedenle yavrulara geçme mekanizmalari da oldukca karmasiktir. Bu özellikleri determine eden genlerin durumunu dogrudan bilmeye su an olanak olmadigi için, bu konudaki çalismalar bilimsel tahmin yöntemlerine dayanir. Bu tahmin yöntemleri uygulandiginda istenen bazi kantitatif özelliklerin istedigimiz yönde iyilestirilmesi mümkündür.

GENETIK ISLAHIN TEMEL YÖNTEMLERI
Arzulanan kalitatif veya kantitatif özelliklerin kuslarda bir araya getirilmesi, yani genetik islaha iliskin günümüzde hayvancilikta kullanilan bazi yöntemler bundan sonraki konularda verilecektir. Güvercinin dogal olarak diger hayvanlardan farkli olan biyolojisinin (beslenmesi, kuluçka süresi, eslesmesi gibi özellikler biyolojisini olusturur) geregi bazi yöntemler önerilecektir. Ancak verilen yöntemler anahtar niteligindedir. Her yetistirici bu anahtarlari kendi kosullarina göre istedigi sekilde kullanabilir. Bunlari iyi kavrayip, kendi kosullarina uydurup, en iyi sekilde uygulayan yetistirici bunun yararini çok kisa bir süre içerisinde görecektir.

SELEKSIYON
Kelime anlami seçmek demek olan seleksiyon, hayvancilikta gelecek generasyonun ana ve babalarinin (ebeveylerini) belirlenmesi demektir. Genetik islahta basarili olabilmek için rastgele hayvanlarin seçilmemesi gerekir. Bu baglamda bütün hayvanlardan yavru almak da uygun degildir. Basari için ikinci kural ise hedefin iyi belirlenmesidir. Bir diger kural da islah edilecek materyalin (kanarya, muhabbet kusu, güvercin vb.) iyi tanimasidir. Özellikle materyalin irkini veya iyilestirmek istedigimiz özelligini iyi bilmemiz gerekir. Ayrica o özelligin kalitim yolunun da belirlenmesi gerekir.
Genetik islahda seleksiyon baslica su sekillerde uygulanir.
1. Hayvanlarin kendi özelliklerine göre,
2. Hayvanlarin ana ve babalarinin özelliklerine göre (soykütügüne göre),
3. Hayvanlarin yavrularinin özelliklerine göre,
4. Aile (familya) özelliklerine göre.
Kusculukta güvercinler genellikle kendi özelliklerine göre degerlendirilirler. Halbuki yukarida sayilan uygulamalarin da dikkate alinmasi basariyi arttirir. Hatta mümkünse belirtilen bu dört uygulamadan da yararlanmak gerekir.
Bu uygulamalar içerisinde anilan aile özelliklerine göre seleksiyon akraba kuslarin özelliklerinin ortalamalarina göre seleksiyon yapilmasidir. Buna göre ele alinan özellikler bakimindan ortalamasi en iyi olan birbirine akraba kuslarin tümü, iyi veya kötü olmalarina bakilmaksizin damizliga ayrilirlar. Eger bu sekilde yapilan seleksiyon sonucu elinizde fazla sayida kus bulunursa, o takdirde aileler içerisindeki en iyi kuslari damizlikta kullanininz.
Öncelikle bir çift genin etkili oldugu özelliklerin kuslarimizda sabitlesmesi için hangi yollari kullanabilecegimizi görelim.

CINSIYETE BAGLI OLMAYAN BASKIN (DOMINANT) BIR GEN LEHINE SELEKSIYON
Olumlu ve yetistiriciler açisindan önemli birçok özellik cinsiyete bagli olmayan baskin bir kalitim yolu izlemektedir. Böyle özelliklerin fenotipten (dis görünüs) homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi oldugunu tahmin etmek mümkün olmadigi için, bu tür özelliklerin herhangi bir hayvan sürüsünde veya grubunda fikse edilmesi (sabitlenmesi) oldukca güçtür. Baskin özelliklerin genotipte heterozigot halde mi yoksa homozigot halde mi oldugunun belirlenebilmesi ancak test çiftlestirmesi sonucu mümkündür.
Test çiftlestirmesi, cinsiyete bagli olmayan baskin gene sahip bir güvercin ile ayni özellige farkli bir yönde etki eden çekinik (ressesiv) bir gene sahip güvercinin çiftlestirilmesidir. Eger bu çiftlestirmeden elde edilen yavrulardan birinde dahi çekinik özellik görülürse, baskin gene sahip ebeveynin bu gen bakimindan heterozigot durumda oldugu anlasilir. Tersi durumda, yani yavrulardan hiçbiri çekinik özelligi göstermezse baskin gene sahip kusun bu gen bakimindan homozigot halde oldugunu anlariz. Cinsiyete bagli olmayan baskin özellige sahip güvercinleri damizliga ayirirsak, kümesimizde üzerinde çalistigimiz geni sabitlemis oluruz.
Ancak yukarida anlatilan yol oldukca zaman alicidir ve ayrica kesin degildir. Zira bir kustan heterozigot halde oldugu halde test çiftlestirmesi sonucu tesadüfen yalnizca baskin özellige sahip yavrularin alinmasi mümkündür. Bu nedenle baskin özelligin sabitlestigine inandiginiz bir sirada kümesinizde çekinik özellige sahip bir yavrunun görülmesi olasiligi herzaman vardir. Test çiftlestirmesinde elde edilen yavru sayisi arttikca basari da artar.
Her ne kadar kesin bir sonuç vermese de, bu tür bir yöntemle çekinik genin kuslarinizin yavrularinda ortaya çikma olasiligini azaltabilirsiniz. Biz buna bilimsel olarak bir genin frekansinin düsürülmesi diyoruz.
Ayni kalitim mekanizmasina sahip bir özelligin yetistirdiginiz güvercin irkinda bulunmamasi durumunda ise baska bir irktan bu özelligin alinmasi oldukca kolaydir. Bu durumda yapacaginiz tek sey kendi yetistirdiginiz irktan, o irkin özelliklerini en iyi temsil eden kuslarla, farkli irktan ancak istediginiz ve cinsiyete bagli olmayan baskin bir kalitim yolu izleyen özelligi tasiyan kuslari çiftlestirmektir. Bunlardan alacaginiz yavrularin (eger farkli irktan olan kus bu özellik bakimindan homozigot durumda ise) hepsi istedigimiz özelligi tasirlar. Alinan bu yavrular (F1) tekrar yetistirdiginiz irk kuslarla çiftlestirilirler. Bunlardan ise 1/2 oraninda irkiniza katmak istediginiz geni tasiyan yavrular elde edilir. Bu yavrular melezlerin, yani F1lerin geriye çiftlestirilmesi sonucu elde edildikleri için G1 ile sembolize edilirler. G1lerin tekrar yetistirdiginiz irk kuslara verilmesinden ise G2 ile sembolize

Cinsiyete bagli olmayan baskin bir kalitim yolu izleyen tepesizlik lehine seleksiyon (bu özellik birçok irkta zaten sabit durumdadir, ancak örnek olarak alinmasi konunun anlasilmasini kolaylastirmak içindir).

edilen yavrular elde edilir. Böylece 5-6 kusak (G5 veya G6) devam edilirse, tamamen yetistirdiginiz irkin özellikleriyle beraber, ayrica baska irklarda bulunupta kendi yetistirdiginiz irkta olmasini arzuladiginiz özelligi de tasiyan kuslar elde edebilirsiniz. Bu yöntem uygulanirken elde edilen G1, G2, G4, G5, G6 kusagindaki kuslardan, yetistirdiginiz irka tasimak istediginiz özelligi göstermeyen kuslar damizlikta kullanilmamalidir. Ancak bu çiftlestirmelerden elde edilen kuslarin tamamen kendi yetistirdiginiz irkin özelliklerini kazandiklarina inandiginiz zaman istediginiz kusu damizliga ayirirsiniz veya damizliktan çikarirsiniz.

CINSIYETE BAGLI BASKIN (DOMINANT) BIR GEN LEHINE SELEKSIYON
Kuslarda, bu tür bir kalitim yolu izleyen genler disilerde mutlak surette homozigot halde bulunurlar. Zira, daha önce de anlatildigi gibi disi kuslarin cinsiyet kromozomlari birbirinden farklidir. Bu kromozomlar birbirinin homologu (esi) degildir. Bu tür bir kalitim yolu izleyen özellige ait genin kromozom üzerinde alleli ile beraber bulunmasina olanak yoktur. Buraya kadar anlatilanlardan da anlasilacagi gibi söz konusu geni kuslarimizda sabitlemek için istedigimiz özelligi tasiyan disi kuslarla ise baslamak tavsiye edilir.
Bilindigi gibi sekeri rengi cinsiyete bagli bir kalitim yolu izler. Bu rengi kuslariniza vermek için sekeri renkli disi bir güvercini kendi damizliklarinizin en iyisi ile çiftlestirmelisiniz. Bu çiftlestirmeden elde edilen tüm erkek yavrular sekeri olurlar. Disi yavrular ise erkek kusun rengindedirler ve sekeri rengini tasimadiklari için amaça uygun degldirler. Bu nedenle damizlikta kullanilmazlar. Erkek yavrulari ise tekrar kendi kuslarinizin disilerinin en iyisi ile çiftlestirmelisiniz. Bu çiftlestirmeden ise elde edilen yavrularin tahminen yarisi sekeri renkli olur. Yine sekeri yavrulari kendi kuslarinizin en iyileri ile çiftlestiriniz. Bu çiftlestirmede eger yalnizce disileri kullanirsaniz sekeri renkli erkek yavrular elde edersiniz. 5.-6. Generasyon sonunda elde ettiginiz sekeri erkek ve disileri artik birbirleriyle çiftlestirebilirsiniz. Zira bu kuslarin diger özellikleri hemen hemen tamamen sizin kuslariniza benzer.
Disi kus ile baslamanin yalnizca tavsiye oldugunu unutmayiniz. Elbette erkek bir kus ile de baslayabilirsiniz. Ancak bu takdirde bu erkek kusun istediginiz özelligi homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi tasidigini bilmenizde yarar vardir. Elbette ki bu özellik bakimindan homozigot olan erkek bir kus ile baslamaniz, ilk çiftlestirmede tüm yavrularin istediginiz özelligi tasimasi bakimindan avantajlidir.

CINSIYETE BAGLI OLMAYAN ÇEKINIK (RESSESIV) BIR GEN LEHINE SELEKSIYON
Ön tepe (bazi yörelerde bu özellige gül adi verilir) cinsiyete bagli olmayan çekinik bir kalitim yolu izler. Kuslariniza bu özelligin katilmasi için, kuslariniza çok benzeyen ön tepeli disi veya erkek bir kus ile kendi kuslarinizi çiftlestiriniz. Bu çiftlestirmeden elde edilecek tüm yavrularin ön tepesiz olmalarina ragmen bu özelligi tasirlar. Alinan bu yavrularin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu dörtte bir oraninda ön tepeli yavrular elde edilir. Alinan bu ön tepeli yavrulari tekrar kendi kuslarinizin en iyileri ile çiftlestirmelisiniz. Bu sekilde devam ederek diger özellikleri kendi kuslariniza benzedigine inandiginiz yerde ön tepeli kuslari aralarinda çiftlestirerek devam edersiniz. Bu yöntem diger yöntemlere nazaran hedefe varmak için dahu uzun bir süre gerektirir.

CINSIYETE BAGLI ÇEKINIK (RESSESIV) BIR GEN LEHINE SELEKSIYON
Daha önce deginildigi gibi bazi açik renklerin meydana gelmesini saglayan ve renk açma geni olarak isimlendirilen gen cinsiyete bagli, çekinik bir kalitim yolu izler. Buna göre kirmizi olan kuslariniza sari rengini kazandirmak istediginizi vasayin. Bu takdirde sari bir erkek ile ise baslamak en iyisidir. Zira sari bir erkek kus ile kirmizi bir disiden elde edilecek disi yavrularin tümü sari renkli olurlar. Bu sari disi yavrularin kirmizi erkeklere verilmelerinden yalnizca kirmizi renkli yavrular elde edebiliriz ve bu yavrularin yalnizca erkekleri renk açma geninin tasiyicisidirlar. Bu nedenle disi yavrular sonraki asamalar için degersizdirler. Erkek yavrularin tekrar kendi kuslarinizin disilerine verilmelerinden ise alinacak disi yavrularin yarisi sari renkli olur. Böylece sürdürülecek olan islemler sonucunda birkaç generasyon sonra istediginiz özellikleri tasiyan sari renkli kuslariniza kavusabilirsiniz.

KANTITATIF ÖZELLIKLERIN ISLAHI
Kantitatif özelliklerin ortaya çikisinin yalnizca genlere bagli olmadigini biliyoruz. Bu özellikler, az yada çok çevre kosullarindan etkilenirler. Örnegin uçucu bir güvercin irkindan elde edilen yavrular zamaninda ve yeterli süre uçurulmazlarsa, uçuculuklari ebeveynleri kadar iyi olmaz. Bunun gibi birçok örnek verilebilir. Bu durumun tam tersi de sözkonusudur. Zamaninda ve yeterince uçurulmadigindan dolayi kötü uçucu olarak bilinen kuslardan çok iyi uçucu yavrular elde edebiliriz.
Bu nedenle anilan özellikler bakimindan kuslarimizin en iyisini seçmek oldukca zordur. Kantitatif özellikler için kuslarinizin hangisinin daha iyi olduguna karar vermek için öncelikle hepsinin ayni kosullarda yetistirilip yetistirilmediklerini bilmeniz gerekir.
Kantitatif bir özellik yönünden sürünüzün nasil iylestirilebilecegini bir örnek ile açiklamaya çalisalim. Örnegin kuslarinizin uçuculugunu gelistirmek istiyorsunuz. Bunun için iyi uçtuklari bilinen güvercinlerle baslamak en iyisidir. Ancak elinizde bulunan kuslarda da bu özellik açisindan yeterince varyasyon (farklilik) olmasi her zaman muhtemeldir. Öncelikle aldiginiz yavrularin hepsinin mümkün oldugunca esit kosullarda büyütülmelerini saglayin. Ayni yasta uçurmaya baslayin. Uçurma islemi için hepsine ayni zamani ayiriniz. Bu takdirde bunlarin içerisindeki iyi uçucularin, iyi uçma özelliklerinin genlerinden kaynaklandigi sonucuna varabiliriz. Burada unutulmamasi gereken en önemli konulardan birisi, hedefe bir an önce varmak için mümkün oldugunca çok sayida yavru arasindan mümkün oldugunca az sayida yavru seçilerek bunlarin damizlikta kullanilmasidir. Unutmayin ki vasat kuslarin damizlikta kullanilmasi istenen ilerlemeyi yavaslatir. Bu nedenle çok yavru alacagim diyerek istenen özellikleri tasimayan kuslarin damizlikta kullanilmasi gereksiz yere vasat kuslarin sayisinin artmasina neden olacaktir. Halbuki, eger vasat kuslariniza damizliga ayirdiginiz kuslarin yavrularini baktirirsaniz, hem iyi kuslar yetistirmis olursunuz, hemde gelecek yil içlerinden en iyilerini seçebiliceginiz yeterli sayida yavru elde etmis olursunuz.

SELEKSIYON YÖNTEMLERI

TEKSEL SELEKSIYON YÖNTEMI
Bu yöntemde, adindan da anlasilacagi gibi islahina çalistigimiz özellikler tek tek ele alinir. Örnegin öncelikle kuslarimizin uçuculuk özelliklerini gelistirmeye çalisiriz. Bu konuda belli bir ilerleme kaydettikten sonra renk konusunu ele alabiliriz.
Yöntem, özellikle tek bir özellikte ilerleme istedigimizde çok etkilidir. Eger birden fazla özelligi ele aliyorsak o takdirde yöntem, hedefe ulasmak için çok uzun bir süre gerektirmesi bakimindan dezavantajlidir. Diger bir dezavantaji ise, seçim tek bir özellige bakilarak yapildigi için, damizliga ayrilmayanlar içerisinde baska özellikler bakimindan çok iyi durumda olan kuslarin da bulunabilecegi olasiligidir. Böylece diger özellikleri bakimindan çok iyi olan kuslar, ele aldigimiz özellik bakimindan yetersiz olduklari için damizlik disi birakilacaklardir.

BAGIMSIZ AYIKLAMA YÖNTEMI
Bu yöntemde iyilestirilmesi düsünülen tüm özellikler ayni anda dikkate alinir. Damizliga ayrilacak kuslarda, her bir özellik için belli bir alt sinir tespit edilir. Alt siniri asan kuslar damizliga ayrilirlar. Böylece ayni anda birden fazla özellikte ilerleme görülecektir. Ancak özellik bazinda görülecek ilerleme, teksel yönteme nazaran daha yavas saglanacaktir.
Bu yöntemin önemli bir dezavantaji vardir. Her bir özellik için belli bir alt sinir belirlendigi için, bir özellik bakimindan çok iyi olan, hatta listenin en basinda olan bir kus, diger bir özelligi açisindan yetersizse damizlik disi kalacaktir.
Bunun yaninda öyle özellikler vardir ki birbirleriyle ters iliskilidirler. Yani, özelligin birinde yeterli ilerleme saglanirken digerinde gerileme olabilmektedir. Bu olumsuz durum basariyi baltalayan en önemli faktörlerden biridir.

SELEKSIYON INDEKSI (PUANLAMA) YÖNTEMI
Yöntem, bundan önce anlatilan diger iki yöntemin olumsuz taraflarini bertaraf etmek için gelistirilmistir. Yönteme göre, ele alinan özelliklerin öncelikle agirliklari belirlenir. Yani özelligin hangisinin öncelikli ele alinmasi gerektigi, hangisinin daha az önemli oldugu belirlenir. Bu özelliklere belli bir katsayi verilir. Özellikler puanlanir ve bu katsayilarla çarpilirlar. Daha sonra çikan sonuçlar toplanir ve bu deger kusun damizlik degeri olarak isimlendirilir. Kuslar bu damizlik degerlerine göre siralanirlar ve yukaridan asagiya dogru belirledigimiz sayida hayvan damizliga ayrilir. Örnegin yetistirdiginiz kuslarin en fazla takla özelliklerine önem verdiginizi farzedelim. Bu özelligi 100 üzerinden puanlayabilirsiniz. Bundan sonra sirasiyla iyi uçuculuk özelligi 80 puan üzerinden, renk özelligi 50 üzerinden, döl verimi (bu özellik için çok yumurtlama, yavrularin yumurtadan kolayca çikmasi, yavrulara iyi bakim gibi birden fazla kriter ele alinabilir) 25 üzerinden puanlanabilir. Bu puanlama yapilirken mümkün oldugunca tarafsiz olmak gerekir. Bunun sonucu tüm özelliklerin puanlari toplanir. Her kusun toplam puanlari, büyükten küçüge dogru siralanir. Bu siralama erkek ve disi kuslar için ayri ayri yapilmalidir. Siralama sonucu, örnegin kendinize 10 çift damizlik ayiracaksaniz, siralanmis olan puanlara göre en yüksekten baslanarak 10 disi ve 10 erkek kus ayirmalisiniz.

YETISTIRME SISTEMLERI
Yetistirme sistemleri, kuslarinizin genetik islahinda hedefe varmanizi kolaylastiracak uygulamalardir. Hangi sistemi sececeginiz hedefinize bagli olarak degisir. Bu sistemlerin dahilinde uygulanacak seleksiyon, istediginiz özellikte kuslari elde etmenizi saglayabilir.

SAF YETISTIRME
Saf yetistirme ayni irka sahip hayvanlarin çiftlestirilerek üretilmesidir. Hatta ayni irk içerisinde birbirine en fazla benzeyen kuslarin çiftlestirilerek üretilmesidir. Birçok kuscumuz bu sistemi zaten uygulamaktadir. Yine bu sistemde sürüye mümkün oldugunca ayni irktan bile olsa disaridan baska kuslar sokulmamaya çalisilir. Ancak bu takdirde de kuslariniz arasinda akrabalik derecesi artacaktir. Akrabalik derecesindeki bu artis bazi durumlarda tehlikeli olabilir. Bu durumu önlemek için zaman zaman disaridan alinan kuslarla kendi kuslarinizi çiftlestirmelisiniz. Bu duruma kan katma adi verilir.
Saf yetistirme sistemi  ikiye ayrilir. Bunlardan birisi akrabali yetistirmedir. Digeri ise akraba disi yetistirmedir.

AKRABALI YETISTIRME
Akrabali yetistirme adindan da anlasilacagi gibi birbirine kan bagi olan kuslarin çiftlestirilmesidir. Bu yetistirme yönteminin iki sekli vardir. Ana-ogul, baba-kiz ve kardeslerin çiftlestirilmesi yakin akrabali yetistirme, büyük ebeveyn-torun, amca-yegen, kardes çocuklari vb. çiftlestirilmesi ise uzak akrabali yetistirme olarak anilir. Akrabali yetistirme daha önceki konularda üzerinde durulan homozigotlugun artmasina neden olur. Bu yöntemle, kuslarimizda bulunan iyi özelliklerin yavrularinda muhafaza edilmesini saglayabiliriz.
Bu yetistirme sistemi özellikle az sayida, yani seleksiyon yapacak sayida güvercine sahip olmayan yetistiricilerin ellerinde bulunan iyi birkaç kusun genlerinin yavrularinda toplanmasini saglar. Fazla sayida güvercin yetistirmeye olanaklari elverisli olmayan yetistiriciler için en iyi genetik islah yöntemlerinden birisidir. Böylece iyi kuslari disarida aramak zorunda kalmazsiniz. Üstün özelliklere sahip bir güvercinin kendi yavrulariyla çiftlestirilmesi sonucu onun özelliklerini ikinci kusak yavrularda toplayabiliriz. Zira bu kusun genlerinin yarisi zaten yavrusunda bulunacaktir. Tekrar yavrusu ile çiftlestirilmesi demek bu kez yavrularda üstün özelliklere sahip kusun genlerinin %75inin biraraya gelmesi demektir.
Bu yöntemin diger bir kullanma sahasi posta güvercini yetistiriciligidir. Posta güvercinlerinde akrabali yetistirilmis hatlar elde edilir. Daha sonra farkli hatlardan kuslar birbirleriyle çiftlestirilirler. Alinan yavrular çogu durumda ana ve babalarindan üstün olurlar. Bu duruma melez azmanligi yada heterosis adi verilir. Farkli saf irktan kuslarin çiftlestirilmeleri sonucu da bazi özelliklerde heterosis görülme olasiligi yüksektir. Heterosis daha çok yasama gücü (yumurtalarin döllülük orani, yavrularin yumurtadan çikis gücü, hastaliklara dayaniklilik vb.) ile ilgili özelliklerde görülsede, tüm kantitatif özelliklerde görülme olasiligi vardir. Ancak akrabali yetistirilmis hatlar arasi çiftlestirmelerden elde edilen bu üstün yavrularin aralarinda çiftlestirilmeleri sonucu açilma olacagindan beklenen üstün verimli kuslar elde edilmez. Yani üstün yetenekli kuslar elde etmek için her seferinde akrabali yetistirilmis ana ve babalar kullanmak gerekir. Bu konuda basari akrabali yetistirmenin derecesine göre artar Bu durum kuslarin tekrar tekrar akrabalari ile çiftlestirilmeleri sonucu artar. Örnegin baba-kiz çiftlestirilmesinden elde edilen yavrularin akrabali yetistirme dereceleri %25dir. Bu yavrularin tekrar ana veya babalariyla çiftlestirilmelerinden elde edilen yavrularda ise akrabali yetistirme derecesi %50 olur. Ayni sekilde devam edilmesi ile akrabali yetistirme derecesi sirasiyla %75, %87.5, %93.75 vb. olur.
Akrabali yetistirme ayni zamanda zararli çekinik genlerin etkilerinin yavrularda ortaya çikmasina da neden olabilir. Böylece zararli genlere sahip kuslar tespit edilmis olur ve bunlar damizliktan çikarilirlar. Zira akraba disi çiftlestirmelerde bu tür zararli genler ortaya çikmadan generasyonlar boyunca tasinabilir. Ancak belli bir noktada ortaya çiktiklarinda bu zararli genleri saglam kuslarinizin hangilerinin tasidigini bilemezsiniz.
Akrabali yetistirmenin yukarida anilan yararlari yaninda olumsuz bir yönü bulunmaktadir. Akrabali yetistirmenin derecesinin artmasi döl verimi ve yasama gücü ile ilgili özelliklerin gerilemesine sebep olabilir. Bunlar yumurtalamada bozukluklar, erkeklerin dölleyememesi, yavrularin yumurtadan çikamamalari, yavrulara iyi bakmama, hastaliklara direncin azalmasi vb. olumsuzluklara yol açabilir. Ancak akrabali yetistirilme derecesi çok yüksek olmayan kuslarda bu olumsuzluklarin görülme olasiliginin düsük olmasi ve yukarida sayilan yararlari nedeniyle gerektigi yerde bu yola basvurmanin hiçbir sakincasi yoktur.

AKRABALAR DISI YETISTIRME
Ayni irk içerisinde, ancak birbirleriyle akraba olmayan kuslarin çiftlestirilmesidir. Bu yetistirme sistemine kuslarinizin özelliklerini yeterli bulmadiginiz zaman basvurmalisiniz. Bu amaçla disaridan, yani elinizde bulunan kuslarla akraba olmayan ancak yetistirdiginiz kuslarinizin irkindan ve üstün özellikli kuslari kendi kuslariniz ile çiftlestirmelisiniz. Bu durumda yabanci kusun üstün genlerini kendi sürünüze katmis olursunuz. Bundan sonra daha önce anilan genetik islah yöntemlerinden birini uygulayabilirsiniz. Bu durum da bir nevi kan katmadir.

MELEZLEME
Melezleme farkli iki irktan hayvanin çiftlestirilmesidir. Kusculuk dilinde bu tür çiftlestirmeden meydana gelmis güvercinlere kirma, kirik, azma, azman gibi isimler verilmektedir. Kusculukta melezleme pek istenmeyen bir yöntemdir. Her ne kadar saf kan kuslarin yetistirilmesi istense de istek disi birçok melezlenmeler olmaktadir. Istek disi melezlenmeler genellikle farkli irktan kuslarin birarada yetistirildigi kümeslerde daha çok görülmektedir.
Halbuki genetik islahta melezleme bazi özelliklerin "iyilestirilmesi" için bir araçtir. Ve yeni irklar meydana getirilmesi için en iyi yöntemdir.
Melez hayvanlarin aralarinda çiftlestirilmelerinden meydana gelen yavrular genellikle birbirlerinden çok farkli özelliklere sahip olurlar. Ancak bu yavrular içerisinde istenen veya hosa giden özellikleri tasiyan yavrularin seçilerek aralarinda çiftlestirilmeleri suretiyle, birkaç generasyon sonunda nispeten homojen (benzer) yapida kuslar elde edilebilir.
Linkback: http://www.gencveteriner.com/index.php?PHPSESSID=eb767440a147e5a9563095b5f0bad671&topic=2298.0
Beşeri hekimlik insan içinse Veteriner Hekimlik insanlık içindir.
Denilebilir ki insan hekimliği veteriner' in yanında okyanusa karşı iç deniz gibidir... 'İsmet İnönü - 1943'
Bilgi, paylaşıldıkça çoğalır.
Kör bir kurşun kalem dahi, keskin bir hafızadan daha iyidir.

https://vetrehberi.com